Neler yeni

Foruma hoşgeldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

  • Saygın ve ciddi bir ortamda yardımlaşmak, haberleşmek, bilgi paylaşmak ve bilgi almak isteyen herkes forumumuza katilabilir.
    Sitemize ilk ziyaretiniz ise, lütfen kurallar ve gizlilik sözleşmesi politikamızı inceleyiniz, foruma kayıt olan herkes bu kuralları kabul etmiş sayılacaktır.

    Foruma üye olmadan konu acamaz, herhangi bir aktivite uygulayamaz ve özel mesajlaşamazsınız.
    Forumda bulunan bütün aktivitelerden faydalanmak için lütfen nickinizi kayıt ediniz...

AHİLERDE AHLAK ANLAYIŞI

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan Ra'
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

Ra'

Forum Master
Katılım
25 Şubat 2025
Mesajlar
550
Tepkime puanı
50
Puan
28
ANAT VE ERDEMİ YAŞAM BİÇİMİ HÂLİNE GETİREN BİR KURUM OLARAK AHİLİK

Ahi Teşkilatı XIII. yüzyılın ilk yarısından XIX. yüzyılın ikinci yarısına dek Anadolu’da, Balkanlar’da ve Kırım’da yaşamış olan Türk halkının, sanat ve meslek alanında yetişmelerini, ahlaki yönden gelişmelerini sağlayan kuruluşun adıdır. Yapılanmaya başladığı XIII. yüzyılın sosyal ve siyasi problemlerine karşı üyelerine çözümler sunmuş, vatan değiştiren bir halkı sosyal bunalımlara, kültürel yozlaşmalara ve ahlaksal bozulmalara meydan vermeksizin yeniden yapılandırmıştır.

Arap fütuvvetçiliğini Türk ahlaksal ve töresel yaşamı ile bütünleştirilerek ortaya konulan iyi huy ve erdemler birer kuru kural değil, yaşam gerçeği olarak irdelenmiş, hayatın tüm alanlarında kullanılacak yaşam kuralları hâline getirilmiştir.

Ahilik genelde meslek kuruluşu olarak anılsa da temelinde güçlü bir ahlak öğretisi vardır. Fütuvvet adı verilen öğretilerden esinlenen ahlak kurallarını meslek yaşamına uygulamışlardır. Ahilere göre “doğrulukla yapılmayan iş bereket getirmez, getirse de bu sürekli olmaz.”

Dönemin sosyal ve siyasal olayları fütuvvetten Ahiliğe geçişi hazırladığı için önemlidir. Ancak Ahilik kurumu XIII yy’dan XIX yy’a dek süren aktivitesi ile bu nedenleri aşmış, 6 y.y.’lık bir ahlak, meslek ve dayanışma örgütü olarak zamansallığın ötesine geçmeyi başarmıştır.

Ahiliğin kurumsal yapısı ve öğretilerine bakmadan önce doğuşunu sağlayan olaylara ve fütuvvet kavramına göz atmak gerekir.

Fütuvvetnameler Arap toplumunda çok eski çağlardan başlayarak, erdemli ve bilgili kişiler tarafından toplum düzenini ve güvenini sağlamak için formülleştirilmiş ahlaki öğretilerdir.

Fütuvvet kelimesi “olgunluk” anlamına gelir; peygamberler döneminden bugüne değin uzanan etik kurallar ve töreleri birleştirerek, yapılandırılan fütuvvetnameler IX. ve X. yüzyıllarda bazı örgütlerin temelini oluşturmuşlardır. Bunlardan en kayda değeri X. yy sonlarında kurulduğu Basra şehrini bir bilim ve sanat şehri hâline getiren, fütuvvet ahlakını eski Yunan eğitim ilkelerine göre üyelerine benimseten İhvan-ı Safa topluluğudur. Ancak fütuvvet tam olarak toplumsal bir yapı kazanamamış, daha çok aristokrat sınıfın yaşam kuralları hâlini almıştır. Fütuvvet kuralları pek çok farklı kişinin yazdığı fütuvvetnamelerde toplanmıştır. Farklı kişilerin yaptığı Fütuvvet tanımları bize Fütuvvetnamelerin içerikleri hakkında fikir verebilir:

– Kulun kendi nefsini başkalarınınkinden üstün ve değerli görmemesi.

– Dostların yanlışlık, eksiklik ve dil sürçmelerini bağışlamak ve görmemek.

– Kulun Tanrı için kendi nefsine düşman olması.

Fütuvvet’in tekil hâli olan ve olgun kişi anlamına gelen “Feta” ise “düşmanı olmayan kişi” olarak tanımlanır. Kur’an’da İbrahim, Yusuf ve Yuşa gibi peygamberler ve Ashab-ı Keyf (Yedi Uyurlar) “feta” olarak adlandırılmıştır.

Ahiler’in ahlaki, mesleki ve sosyal yaşam kurallarım topladıkları eserlere “Fütuvvetname ” adını vermeleri sonucu bu iki kurumun aynı nitelikte olduğu izlenimini yaratsa da uygulama ve içerik açısından her iki kurum birbirinden farklıdır.

IX. ve X. yüzyıllarda Arap egemenliğindeki topraklarda yoğun bir karmaşa yaşanmıştır. Aynı dönemde Türkler İslam’la tanışmış, geleneksel askerlik anlayışları ile önce pek çok Arap devletinin ordusunu sonrada yönetimlerini ele geçirmişlerdir. Bu gelişmeler halkı rahatsız etmiş, pek çok yerde isyanlar başlamış, başıboş ve işsiz kalmış gruplar bölgede tam bir terör estirmişler, toplumda parçalanmaya neden olmuşlardır. Dönemin Abbasi Halifesi Nasr Lidinillah bu sorunları ortadan kaldırmak, toplumsal barışı sağlamak amacı ile fütuvveti kurum hâline getirmeye çalışmıştır. Döneminin en ünlü bilgini olan Suhraverdi’ye bir fütuvvetname hazırlatmış ve 1182’de kendisi de fütuvvet elbisesi giymiştir. Tanınan, saygı duyulan pek çok sanatçı, devlet adamı ve bilgin fütuvvete davet edilmiştir. Bunların arasında fütuvvet elbisesini bizzat Suhraverdi’nin elinden giyen Anadolu Selçuklu sultanı Alaaddin Keykubat da vardır. Bu olayla Anadolu bilgin, yönetici ve sanatçıları arasında fütuvvet yaygınlaşmıştır ancak XII. yy’da Anadolu fütuvvet mensupları kendilerine Ahi adını vererek yeni bir yapı altında birleşmeye başlamışlardır. Fütuvvete Türk töresel ahlakı, sanat ve meslek ilkeleri eklenmiş, yeni kuruluşun fütuvvetnameleri hazırlanmıştır. Ahi kurumu toplumun sosyal ve ekonomik gereksinmelerinden şekillenmiş olmakla beraber, ilkeleri Ahi Evran tarafından konulmuştur. Ahi Evran Anadolu’da kent ve kasabaları dolaşarak ahiliği örgütlemiştir.

Ahiler dini özellik taşımayan zaviyeler kurmuşlar, buralarda üyelerini özellikle gençleri meslek, sanat ve askeri açıdan yetiştirmişler, kendi aralarında hiyerarşik bir yapı içerisinde pek çok kültürel, sanatsal ve dayanışma ürünleri vermişlerdir. Ahilik kurumuna başlıklar altında göz atmak daha açıklayıcı olacaktır.

AHİ TEŞKİLATLANMASI

Ahilerin ilk teşkilatlanmaları Kırşehir, Eskişehir ve Ankara’da olmuştur. Ahiler kent ve kasabaları dolaşarak özellikle meslek ve sanat sahiplerini örgütlemişlerdir. Ayrıca Ahi Evran’ın eşi Fatma Bacı da kadınları bir araya getirmiş, özellikle savaşlarda etkinlik gösteren “Bacıyan-ı Rum”u kurmuştur.

Her kent ve kasabadaki gelir düzeyi iyi, meslek ahlakına güvenilen ve gençleri yönetebilecek nitelikte olan kişiler “Ahi Baba” olarak seçiliyordu. Ahi Babalar yamak, çırak, kalfa, usta hiyerarşisine dikkat ederek, gençlerin mesleği en iyi şekilde öğrenmesinden sorumludurlar. Ahi babaların ortak özellikleri üyelere örnek davranışlar sergilemeleri ve bağlayıcı kişiler olmalarıdır.

Ahiliğe girişte yapılan törende aday tıraş edilir, hırka ve şalvar giydirilir, kuşak kuşatılırdı. Daha sonra helva pişirilir, bu helvadan komşu şehirlere gönderilerek adayın üyeliği buralara bildirilirdi. Ahiliğe ilk giren kişi talip, sonra nim tarıyk (yola giren), en sonra sahib-tariyk (yol sahibi) olarak adlandırılır. Ahi örgütü mensupları üç gurup altında toplanabilir;

– Meslek erbapları

– Bilgin, sanatçı ve eğitmenler

– Askerler ve yöneticiler

Ahi örgütü içinde her esnaf ve meslek dalının ayrı birer loncası bulunurdu. Her loncada Ahi babası, ona vekalet eden Nakibi (mesleğin en yetkili kişisidir) esnaf arasındaki anlaşmazlıkları çözen Yiğitbaşı, mesleğe kabul törenlerini yapan Duacı, en az üç usta yetiştirmiş olanlar arasından seçilen Kahya (loncanın orta sandığının yönetiminden sorumludur) bulunur. Loncanın orta sandığına üyeler belli dönemlerde para verirlerdir. Her Ahi ihtiyaçlarını giderdikten sonra elinden 18 gümüş akçeden daha fazla parayı atıl tutamaz bu parayı orta sandığına verirdi. Bu paralar meslek sahiplerine sermaye sağlanmasında, evlenme, hastalık, ölüm gibi ihtiyaç zamanlarında ve pek çok toplumsal hayır işlerinde kullanılmıştır.

Kentin Ahileri her ay bir gün bir araya toplanır (Kahya Meclisi) ve mesleki sorunları tartışır, esnaf arası anlaşmazlıkları çözerlerdi. Yılda bir kez üç gün süren genel toplantılar (Üçler toplantısı) yapılır, bu toplantılarda genel durumlar tartışılırdı. Aynı şekilde yılda bir kez lonca üyeleri arasında kaynaşmayı sağlamak için kır gezileri düzenlenir, ayrıca gençler kendi aralarında belirli zamanlarda eğlence ve eğitim amaçlı toplantılarda düzenlerlerdi.
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz

  • Geniş / Dar görünüm

    Temanızı geniş yada dar olarak kullanmak için kullanabileceğiniz bir yapıyı kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Izgara görünümlü forum listesi

    Forum listesindeki düzeni ızgara yada sıradan listeleme tarzındaki yapının kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Resimli ızgara modu

    Izgara forum listesinde resimleri açıp/kapatabileceğiniz yapının kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Kenar çubuğunu kapat

    Kenar çubuğunu kapatarak forumdaki kalabalık görünümde kurtulabilirsiniz.

    Sabit kenar çubuğu

    Kenar çubuğunu sabitleyerek daha kullanışlı ve erişiminizi kolaylaştırabilirsiniz.

    Köşe kıvrımlarını kapat

    Blokların köşelerinde bulunan kıvrımları kapatıp/açarak zevkinize göre kullanabilirsiniz.

  • Zevkini yansıtan renk kombinasyonunu seç
    Renk geçişli arkaplanlar
Geri